Bir Gün Herkes Freelancer Olacak
“Sevdiğiniz bir işi yapın, böylece hayatınız boyunca bir gün bile çalışmış sayılmazsınız.” demiş Konfüçyüs. Freelance çalışmak nasıl diye sorarlarsa verilebilecek en iyi cevap budur herhalde. Plazaların içine hapsolmuş beyaz yakalı modern kölelerin dünyasında kendi kendinin patronu olmak biraz ütopik dursa da aslında zor değil. Tek ihtiyacınız olan biraz cesaret ve özgüven. Her geçen zaman niye daha fazla insanın freelance çalışma düzenine geçtiğini merak ediyor musunuz? Zorluklarının yanı sıra freelance çalışmanın pek çok avantajı var. Bunlardan en önemli üçünü sizin için derledim.
Freelancer’a her yer ofis
İhtiyacınız olan tek şey bir laptop ile internet bağlantısı, hatta ikincisi bazen gerekli olmayabilir bile. Dizüstü bilgisayarınızı sırt çantanıza atıp istediğiniz yere gidip çalışmak size de cazip gelmiyor mu? Sıkıcı ofis ortamları yerine gün içinde farklı yerlerde çalışmak hem üretkenliğinizi hem de yaratıcılığınızı besler. Bazen parkta bir ağacın altında, bilmediğiniz bir şehirde şirin bir kafede, bir terasta, yazın deniz kenarında serin bir rüzgar eşliğinde, hatta plajda limonatanızı yudumlarken… Ve hatta evde vakit geçirmekten keyif alanlar için yatakları, balkonları, salondaki o inanılmaz rahat kanepe… Pijamalarınızla çalışma fikri size de mükemmel gelmiyor mu? Eğer “çalıştığınızı unutan” anneniz ya da ev arkadaşınız tarafından bölünmediğiniz sürece tabii. Anneniz bir iş ortasında gelip büyükbabanızın kuzeninin halasının kızının kayınçosunun eltisinin kızının evleneceğinden bahsedebilir mesela. Hem de uzun uzun.
Kendinizin patronu olun
Bunaltıcı ve baskıcı kurallardan, her sabah ve akşam bütün enerjinizi tüketen trafikten, bir de üstüne acaba geç mi kalacağım, gören olur mu geriliminden bıktınız mı? Patronunuzun sizden daha düşük eğitim seviyesine sahip olması canınızı içten içe sıkıyor ama bir şey diyemiyor musunuz? Toplantıdaki en kötü fikirlere bile “Bence mükemmel!” demekten ve patronunuzun soğuk esprilerine gülmeye çalışmaktan sıkıldınız mı? Özgürlük, bir istifa dilekçesi kadar uzağınızda. Elbette ister iş hayatına yeni girmiş olun ister uzun yıllardır çalışın düzenli işinizi bırakıp bir anda freelance olmak kolay bir karar değil. Ancak kendinizi disipline etmeyi başardığınızda profesyonel yaşamda kendi kendinizin patronu olmanın ve inisiyatif kullanmanın ne kadar tatmin edici olduğunu anlayıp iyi ki freelancer olmuşum diyeceksiniz. Böylece kendi çalışma saatlerinizi belirler, izin almak için bir sürü kişiden onay beklemek zorunda kalmazsınız.
Yeni şeyler öğrenin
Eğer siz de rutinden sıkılan, yeni yerler görmekten, yeni şeyler yapmaktan, sürekli yeni şeyler öğrenmekten keyif alan biriyseniz her gün aynı şeyleri yaptığınız işiniz sizi tatmin etmeyebilir. Freelance çalışırken hangi müşteriyle çalışacağınıza, hangi işi kabul edip hangisini etmeyeceğinize kendiniz karar verdiğiniz için istediğiniz zaman farklı işler alarak kendi sınırlarınızı zorlar, bundan da keyif alabilirsiniz. Bazen bildiğiniz ve iyi olduğunuz bir konuyu seçerken bazen de yepyeni bir konu üzerinde çalışıp yeni şeyler öğrenerek kendinizi de geliştirmiş olursunuz. Bir gün kendinizi bir şiiri çevirirken bulursunuz, ertesi gün ise akademik bir makaleyi redakte ederken.
Kaynak: Bionluk
- Published in E-Ticaret, Grafik, Teknoloji, Web Tasarım